top of page

Derin Düşünce Seansları

Güncelleme tarihi: 18 Şub 2022

Not: Eğer okumak yerine izlemeyi tercih ederseniz aşağıdaki linkten oldukça benzer bir içeriğe ulaşabilirsiniz 😊


Derin düşünce seansları sahip olmak da özgürleşmek istediğiniz her alışkanlık ve hal için kullanılabilir. Fobiler, kilo kontrol, sigara bırakma, özgüven kazanma, kaygı ve stresi azaltma en yaygın kullanım alanlarıdır.


Derin düşünce zihin dalgalarının theta frekansında olduğu, dolayısıyla bilinçaltının telkine kat kat fazla açık olduğu bir hal. Bir nevi bilinçli hipnoz hali. Bu hal filmlerde gördüğünüz gibi kendinizi kaybettiğiniz, kendinizde olmadığınız, uykuda olduğunuz bir hal değil. Aksine, konsantrasyonun en üst seviyede olduğu ve dolayısıyla algınızın çok açık olduğu bir hal.


Aslında her birimiz hayatımızda defalarca bu zihin halini deneyimliyoruz. Örneğin nasıl ki bir kitap okurken ya da bir film izlerken okuduğumuz kitap ya da izlediğimiz filme tamamen konsantre olup, dış uyaranlara karşı bir parça daha kapalı hale geliriz; derin düşünce seanslarında da benzer şekilde tamamen deneyime odaklanmış ve dış uyaranlara daha kapalı bir halde oluruz. Ve tıpkı kitap ya da film örneğinde olduğu gibi, dikkatimiz tamamen odaklandığımız şeye yönelikse de, bizi tedirgin eden, doğal olmayan bir uyaran ortaya çıktığı anda zihin durumumuz derhal en aktif ve tetikte olduğu beta frekansına geri döner.

Sizin rızanız, isteğiniz olmadan, herhangi birinin sizi bu zihin haline sokması mümkün değildir. Bu zihin halini sağlamak için danışanla seansı uygulayan kişinin mutlak iş birliği içinde olması gerekir. Nasıl ki biri zorla film açıp size seyrettirebilir, ama konsantre olup olmayacağınız üzerinde her hangi bir dış etkide bulunamazsa; sizin rızanız olmadan hiç kimse sizi derin düşünce haline de sokamaz.


Derin düşünce seanslarında sesim tüm seans boyu size eşlik eder. Söylediğim her şeyi duyar ve algılarsınız. Dolayısıyla kendi iç değerlerinizle çelişen bir şey duyduğunuz anda bunun farkında olur ve derhal beta frekansına dönersiniz.

Yine bu hal uyku hali olmadığı için, uyanamamak, bu zihin durumundan çıkmamak gibi bir ihtimal söz konusu değil. Bilinciniz uygulamanın her anında açık olduğu için, benim ya da başka birinin sizi yapmak istemediğiniz bir şeyi yapmaya zorlaması, paylaşmak istemediğiniz bir anıyı/sırrı ifşaya zorlaması mümkün değil. Derin düşünce seansları her deneyimin, her cümlenin farkında olduğunuz ve bilinçli olarak işbirliği yaptığınız seanslardır.

Başta da dediğim gibi farkında olarak ya da olmadan, her birimizin defalarca deneyimlediği doğal bir zihin hali bu. Dolayısıyla rızanız ve istediğiniz olduğu müddetçe, bu zihin haline girememek gibi bir durum da söz konusu değil. Ama elbette derin düşünce durumuna girme hızı, tepki/cevap süreleri, hangi tekniklerin kişiyi o zihin durumuna sokmada daha etkili olacağı için kişiden kişiye değişim gösterir.

Derin düşünce tekniği, yeni alışkanlık kazanmak ya da artık bize iyi gelmeyen bir davranıştan özgürleşmek için bilinçaltı düzeyde bir müdahalede bulunur. Bilinçaltı yaklaşık 7 yaş civarına kadar tamamen dış telkinlere açık vaziyettedir. Duyarak, görerek, izleyerek aldığı her bilgiyi hiç bir süzgeçten geçirmeden doğru kabul eder ve içeride depolar. Aşağı yukarı o yaştan itibaren, içeride birikmiş bilgilerle kendine bir filtre oluşturmaya başlar. Bu yaştan sonra öğrendiğiniz, yeni aldığınız her bilgi mevcut depoda toplanan bilgilerle karşılaştırılır. İçerideki bilgilerle uyumlu öğrenmeler/bilgiler kolaylıkla kabul edilirken, çelişen bilgiler sıklıkla göz ardı edilir. Örneğin ailede böcekten korkan biri varsa, ve siz hayatınızın ilk yıllarında sıklıkla böcek gören kişinin bağırdığına, koktuğuna, kaçtığına şahit olduysanız, bilinçaltınız böceklerin tehlikeli olduğu, korkulması gerektiği bilgisini alır. Ve siz de çok yüksek ihtimalle hayatınızı böcek fobisine sahip olarak sürdürürsünüz. Bu aşamada birinin gelip size mantıklı bir açıklama yapması, böceklerin size zarar veremeyeceğine dair açıklama yapması sizin fobiniz üzerinde her hangi bir etki yaratmayacaktır. Bu korkudan özgürleşmek için yine bilinçaltı seviyesinde bir yeniden öğrenme gerekir. Ya da mesela küçük yaşlardayken çevrenizde sıklıkla iyi bir ilişki yaşamak için kadının güzel, erkeğin zengin ya da güçlü olması gerektiğini duyduysanız; ilerleyen yaşlarda kendi öz değerinizi, sevilebilirliğinizi maddi durumunuz ya da dış görünümüzle eşleştirme ihtimaliniz çok yüksek. Böcek fobisinde olduğu gibi bunda da yeni bilgiyi özümsemek, kendi özdeğerinize farklı bir açıdan bakmayı öğrenmek ancak bilinçaltı düzeyde yapılan müdahalelerle mümkün olur.

Bilinçaltının yeni öğrenmeleri 2 temel yolla gerçekleşir. İlk olarak yoğun duygusal duruma eşlik eden bilgiler çok kolay içeri alınır. Örneğin siz 30 yaşlarına kadar hayvansever bir insan olarak geldiniz, köpeklerle aranız çok iyiydi. Ve 30 yaşında saldırgan bir köpek sizi ısırdı. Bu güçlü ve travmatik bir olay olduğu, hem fiziksel hem duygusal etkisi yoğun olduğu için daha önceki aldığınız bilgilerin çokluğuna, yoğunluğuna rağmen o andan itibaren bir köpek fobisi geliştirme ihtimaliniz hiç de az değildir. Ya da yaşamınızın ilk yıllarında çok sevgi dolu ilişkileriniz oldu, her zaman değerli olduğunuzu hissettiniz; ama hayatınızın ilerleyen bir döneminde karşınıza çıkan ve çok değer verdiğiniz bir romantik partner sizi çok derinden yaraladı. Bu yaralanma romantik ilişkilere ve kendi değerinize yeni ve daha olumsuz bir gözle bakmanıza yol açabilir. Eğer deneyimin etkisi çok güçlü ise, bilinçaltınızın romantik ilişkileri tehlikeli olarak belleyip, siz farkında dahi olmadan ilişkilerden kaçınmak için engeller yaratma ihtimali var. Elbette bunun tam tersi de mümkün, daha önceki tüm olumsuz öğrenmelere rağmen, karşınıza çıkan kıymetli biri ya da güçlü, pozitif bir olay her hangi bir konuyla ilgili bakış açınızı olumlu yönde değiştirebilir. Yani ilk kural, güçlü duygulara eşlik eden bilgiler, bilinçaltı düzeyde çok daha kolay öğrenilirler.


2.yöntem ise sık sık tekrar etmek. Zihninizde olduğu gibi, bilinçaltında da kullanılmayan bilgiler yavaş yavaş silikleşirken, tekrar edilen, sık kullanılan her şey pekişecektir. Dolayısıyla her hangi bir konuda bilinçaltınızda kodlanan eski bilgilerin değişmesi için; yeni bilginin çok sık tekrar edilmesi gerekecektir. Bilinçli bir eforla, eski bilgiyi köreltip, yeniyi sık sık tekrar ederek bilinçaltı düzeyde yeni bir öğrenme gerçekleştirmek mümkün.

Derin düşünce seansları her 2 yöntemi birden kullanır. İlk olarak zihin theta frekansına getirilerek bilinçaltı telkine çok daha açık olduğu, neredeyse 7 yaş öncesi düzeyinde geçirgen olduğu bir hale sokulur. Böylece telkinlerin filtreye takılmadan içeri kabul edilmesi çok daha kolay hale gelir. İkinci olarak seans boyunca kazanılmak istenilen bilgiler sürekli tekrarlarla bilinçaltına ekilir. Seanslara ek olarak sizinle ilk 21 gün kesintisiz, sonrasında da sık sık dinlemeniz için nöro telkin kayıtları paylaşılır. Kayıtlardan bir tanesi konu ile ilgili hazırlanmış genel içerikli nöro-telkin kaydıdır. Diğer kayıt ise, sizin birebir seansınızda kaydedilen, size özel cümlelerin, telkinlerin bulunduğu ses kaydıdır.


Yeniden öğrenme için kaç seans gerekeceği kişiye ve konuya göre farklılık gösterse de, minimum 2 seans katılımınız gerekiyor. ilk seans tanışmak, çalışmak istediğiniz konuya hakim olmak, telkine cevap sürenizi görmek ve sizin için uygun olan tekniği belirlemek üzere yapılır. İkinci seansta yeni bilgilerin ekimine başlanır, bu aynı zamanda size özel ses kaydının oluşturulacağı seanstır. Kimi konular için bu ikinci seans yeterli olurken, biraz daha köklü konular için, konuya ve kişiye göre değişmek üzere sayı artabilir.


Derin düşünce seanslarının derin dönüşüm seanslarından farkından bahsetmek gerekirse; derin düşünce seansları istenilen hali olumlu telkinlerle pekiştiren, ya da özgürleşmek istediğinizi bir hal, fobi, duyguyu sistematik duyarsızlaştırma ile söndüren seanslardır. Burada danışan pasif ve alıcı konumdadır. Derin dönüşüm seansları ise davranışa neden olan kök sebebi bulup şifalandırmak üzere uygulanır. Burada danışan %100 aktiftir. Seansı uygulayan kişinin rehberliği ve yönlendirmesi olsa da, başrol danışanda, daha doğrusu danışanın bilinçaltındadır.


Eğer sizin de şu anda tek başına üstesinden gelmekte zorlandığınız, yeni edinmek ya da özgürleşmek istediğiniz alışkanlıklarınız varsa; birlikte çalışmaktan memnuniyet duyarım. Arzu ettiğiniz dönüşümü en kısa zamanda yaratmanız dileğiyle.

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page